Enneagram Modeli ve Oyun
Enneagram dokuz çizgi anlamına gelen latince bir kavramdır. Dokuz köşeli bir yıldız poligon şekli ile gösterilmektedir. Günümüzde bilinen hali ile Enneagram modeli tasavvufi temellere dayanan ve son yüzyılda bilimsel bir zemine oturtarak geliştirilen kişilik tespit ve gelişim modelidir.
Enneagram konusunda ilk önemli otoriterlerden birisi George Ivanovich Gurdjieff’tir. Kendisi kadim bir bilgi olan Enneagram Modeli’ni yazılı hale getiren ilk isimdir diyebiliriz. Kendisinden derslerde alan Psikolog Oscar Ichazo ise Enneagram modelinin günümüzdeki halini almasını sağlayan en önemli isimlerdendir. Ayrıca Ichazo ile birlikte çalışmalar yapan ve Enneagram Modeli’nin hem gelişimine katkı üretmiş hem de modelin Avrupa’da kullanımına ön ayak olmuş diğer bir isim ise Psikiyatrist Claudio Naranjo’dur. Bu üç isim alanın en önemli otoriteleri olarak kabul edilebilir. Diğer bir ifade ile Enneagram modeli’nin dedesi Gurdjeff, ebeveynleri Naranjo ve Ichazo’dur diyebiliriz. Son yıllarda ise Don Riso, Russ Hudson, Helen Palmer, Patrick O’Leary gibi isimler modelinin gelişimi ve farklı alanlarda kullanımı ile ilgili önemli çalışmalara imza atmıştır.
Enneagram modeli ile ilgili ülkemizde yapılan çalışmalarda son yıllarda hız kazanmıştır. Özellikle ülkemizde dokuz tip mizaç modeli, dinamik mizaç modeli, sıfır merkez modeli gibi isimlerle farklı sahalarda Enneagram modelinin kullanıldığını görmekteyiz. Bu konuda Prof. Dr. Ziya Selçuk, Dr. Enver Demirel Yılmaz, Dr. Yusuf Karabulut ve Dr. Abdurrahman Subaş gibi isimlerin hem akademik ve hem de sektörel çalışmalarını görmekteyiz.
Bu çalışmamızda Enneagram modeli ile çocukların gelişiminde önemli bir role sahip olan oyunları ele almaya gayret edeceğiz. Enneagram bir kişilik tespit ve gelişim modelidir. Kişiliği incelediğimiz zaman mizaç, kişisel tecrübe, aile, kültürel özellikle gibi pek çok etmenin bir araya gelerek oluşturduğu bir yapıyı görmekteyiz. Bu yapıyı bir ağaca benzetecek olursak; bu ağacın tohumu doğuştan getirilen özellikler yani mizaçtır. Ağacın ortaya çıkmasında etkili olan gider önemli faktörlerden toprak ise bireyin yaşadığı tecrübeler, sosyal çevresi, ailesi, okul ve iş hayatı gibi çevresel faktörlerdir. Ağacın oluşumunda en az bu kadar etkili diğer faktör iklim ise kültürel ortamı, yaşanılan dönem gibi daha geniş çapta ve etki edilmesi pek de mümkün olmayan parçalardır. Nasıl ki bir ağacın hayal edilen şekilde yetişmesi için doğru tohumun, doğru toprakta ve doğru iklimde yetişmesi gerekiyorsa, toplumda hayal edilen kişiliklerin ortaya çıkabilmesi için doğru mizaç özelliklerinin, doğru sosyal çevrede ve doğru toplumsal dönemlerde eğitilmesi ve geliştirilmesi gerekmektedir. Bu saydığımız özellikler hemen hemen tüm bireylerde farklı şekillerde ortaya çıktığı için tüm bireyler birbirlerinden farklı özellikle sergilemektedir. Bu durumda gayet normaldir. Yani her birey özeldir. Bundan dolayı bu bireylerin eğitimleri ve gelişimleri de birbirinde farklı şekilde olacaktır. Bu farklılıklar göz önüne alındığında tüm bireylerin yaşamları boyunca eğitimleri de farklı şekillerde ele alınmalıdır. Aksi durumda verilen eğitimlerde istenilen sonuçlara kolay kolay ulaşamayacaktır.
Birey ve Potansiyelleri
Enneagram modeli kişilikleri incelerken bireyin sahip olduğu üç temel potansiyelden bahseder. Bu potansiyeller fiziksel, zihinsel ve duygusal potansiyellerdir. Kültürümüzde bu üç potansiyel eski dönemlerde kuvve-i gadabiye, kuvve-i şeheviye ve kuvveti akliye olarak da dile getirilmiştir. Bu potansiyeller her bireyde bulunur. Ancak bu potansiyellerden biri baskın, biri yardımcı, diğeri ise çekinik olarak ortaya çıkar. Yani bu potansiyel her bireyde ortak olarak görülmekle birlikte, bireyde bir potansiyel diğer potansiyellerden daha baskın olarak ortaya çıkmaktadır. Bu potansiyellerden baskın olan, kişinin temel motivasyon kaynağını ve davranış biçimlerini belirlemekte ön plana çıkmaktadır.
Bu potansiyellerden birini iyi veya kötü diye nitelendirmek yanlış olacaktır. Potansiyeller doğru bir şekilde geliştirilirse insanın psikolojik iyi oluş halini kuvvetlendirecek ve bireyin gelişimine artı değer katacaktır. Bireyin yaşayacağı güven ve stres ortamlarında bu üç potansiyelden herhangi biri daha baskın bir rol oynayabilir.
Konuya bireyin gelişim açısından yaklaşacak olursak dengeli bir gelişim için hangi baskın karakter ön planda olursa olsun bireylerin hem duygusal hem zihinsel hem de fiziksel merkezlerini aktif olarak kullanabiliyor ve denge kurabiliyor olması gerekmektedir. Bu durum bireyin kendini tanıması ve eksik yönlerine yatırım yapması ile mümkün olacaktır. Çocuklarımız için konuyu ele alacak olursak çocuklarımızın gelişimine katkı sağlamanın en etkili yollarından biri bu üç potansiyele de yatırım yapılmasını sağlamak olacaktır. Doğal olarak bu süreçte en önemli rol aile tarafından oynanacaktır. Özellikle ebeveynlerin oynayacağı rol çocukların gelişimi ve kişiliklerinin olgunlaşmasında birinci dereceden etkili olacaktır.
İsterseniz şimdi sırayla bu 3 potansiyelin özelliklerini ve çocuk gelişimi için neler yapılması gerektiği üzerinde duralım.
Duygusal Merkezli Bireyler
Duygusal potansiyeli yüksek kişilerin genel ilgileri ilişkiler, insanlar, ilgi ve imaj üzerinedir. İnsanların dünyasında ilham, güç ve onay ararlar. İnsanları bir araya getirme, sıcak ve yakın ilişkiler kurma, insanları motive etme konusunda özel yetenekleri vardır. Zaman konusundaki algıları geçmişe dönüktür. Zevk aldıkları ve başarılı oldukları fonksiyonlar: iletişim kurma, kişiselleştirme, empati kurma, insanları organize etme, bir araya toplama, çevresindekileri motive etme, insanlar arasında harmoni ve uyum sağlama, hayal gücü ve tasarım, insanlarla pozitif ilişki kurma.
Duygusal potansiyeli kuvvetli çocukları yalnız başlarına oyun oynamak istemezler. Yaşıtları veya kendinden büyük çocukların bulundukları ortamlardan zevk alır ve bu tür ortamlarda bulunmak isterler. Grup halinde oynanan oyunlardan büyük mutluluk duyarlar. Geniş aile ortamları onlar için bulunmaz bir fırsattır. Duygusal potansiyele sahip çocuklar yaşıtlarına göre daha fazla konuşmaya ve paylaşmaya istek duyarlar ve özellikle kendilerine yakın olan insanlara sarılmayı ve fiziksel temasta bulunmayı severler. Bu çocukların gelişimleri konusunda ilk olarak bu özellikleri tatmin edilmelidir. Yani sosyal bir ortam kurmaları ve ilişkilerini kuvvetlendirecek fırsatlar sunulmalıdır. Sonraki süreçte ise fiziksel gelişimleri için bedensel oyunlar ve zihinsel gelişimleri için satranç vb. oyunlara yönlendirilmesi yerinde olacaktır. Ancak bu noktalarda aşırı zorlayıcı olunmalı ve çocuklara birden fazla seçenek sunulmalıdır. Duygusal potansiyelli çocukların sanat konusunda yetenekli olmaları muhtemel olacağı için bu çocukların küçük yaşlarda resim, müzik gibi sanat alanları denemelerine fırsat vermek yararlı olacaktır.
Zihinsel Merkezli Çocuklar
Zihinsel potansiyeli yüksek kişilerin genel ilgisi kavramlar, fikirler ve stratejiler üzerinedir. Düşüncelerin ve fikirlerin dünyasında güç, onay ve ilham ararlar. Rasyonel tabiatlı insanlardır. Mantıksal analiz, fikir ve proje üretme konusunda özel yetenekleri vardır. Zaman konusundaki algıları geleceğe dönüktür. Zevk aldıkları ve başarılı oldukları fonksiyonlar: düşünme ve analiz etme, planlama, tasarlama, vizyon çizme, geleceği ön görme, odaklanma, yönlendirme, yapı tasarımı, bütünü görebilme, prensipleri ve değerleri yerleştirme, kavramsallaştırma (soyut düşünebilme).
Zihinsel potansiyeli kuvvetli çocukları yalnız başlarına oyun oynamaktan hoşlanırlar. Yaşıtları veya kendinden büyük çocukların bulundukları ortamlardan zevk almaz ve bu tür ortamlarda bulunmak istemezler. Grup halinde oynanan oyunlardan ziyade bireysel ve keşfetme, öğrenme gibi faaliyetlerin olduğu oyunlardan mutluluk duyarlar. Çekirdek aile ortamları onlar için daha idealdir. Zihinsel potansiyele sahip çocuklar yaşıtlarına göre daha fazla merak ve keşfetme istek duyarlar. Kendi mahremiyetleri onlar için oldukça önemlidir. Çok küçük yaşlardan itibaren kendileri için özel eşya ve benzeri malzemeleri saklama eğilimi gösterirler. Fiziksel temastan çok fazla hoşlanmazlar. Bu çocukların gelişimleri konusunda ilk olarak bu özellikleri tatmin edilmeli ve kişisel alanları fark edilip bu alanlara çok fazla müdahale edilmemelidir. Sonraki süreçte ise fiziksel gelişimleri için bedensel kuvvete dayalı oyunlar ve duygusal gelişimleri için sosyal ilişkilerini kuvvetlendirecek ve eğitimsel özellik taşıyan etkinliklere teşvik edilmeleri gerekir. Ancak bu noktalarda aşırı zorlayıcı olunmalı ve çocuklara birden fazla seçenek sunulmalıdır. Gerektiğinde uzmanlardan yardım alınması gerekir. Zihinsel potansiyelli çocukların merak ve keşfetme konusunda geliştirilmeye açık özelliklerine yatırım yapmak için ebeveynlerin ve çocukla birinci derece ilgilenecek kişilerinde kendilerini gelişime açık tutmaları gerekir.
Fiziksel Merkezli Çocuklar
Fiziksel potansiyeli güçlü olan kişilerin genel ilgileri aksiyon, uygulama, hayatta kalma, güçlü ve bağımsız olma üzerinedir. Fizik potansiyeli yüksek kişiler pratik tabiatlı, sistem ve yapılara önem veren, eyleme dönük insanlardır. Fiziksel dünyada güç, onay ve ilham ararlar. Düşünceleri sistematik hale getirme ve fikirleri hayata geçirme konusunda özel yetenekleri vardır. Zaman konusunda algıları şimdiki zamana dönüktür. Başarılı oldukları ve zevk aldıkları fonksiyonlar: hareket halinde olma, olayları ve düşünceleri somutlaştırma, ayrıntılara inme, ince düşünme, her şeyi fonksiyonel kılma (işe yararlılık prensibi) açısından düşünme, fayda ve pratikliği ön plana alma, sentez etme, her şeyi sistematik hale getirme.
Fiziksel potansiyeli kuvvetli çocukları yalnız başlarına veya grup halinde fiziksel güce dayalı oyunlar oynamaktan hoşlanırlar. Kendinden büyük çocukların bulundukları ortamlardan zevk almaz ve bu tür ortamlarda bulunmak isterler. Grup halinde oynanan oyunlardan ziyade bireysel oyunlardan mutluluk duyarlar. Fiziksel potansiyele sahip çocuklar yaşıtlarına göre daha fazla eylem ve güç merkezli etkinlikler içinde olmak isterler. Fiziksel temastan özellikle yaşları arttıkça hoşlanmazlar. Bu çocukların gelişimleri konusunda ilk olarak bu özellikleri tatmin edilmeli ve hayatları ile mücadelelerine belli ölçüler içinde izin verilmelidir. Sonraki süreçte ise zihinsel gelişimleri için satranç, strateji oyunları vb. etkinliklere yönlendirilebilirler. Duygusal gelişimleri için sosyal ilişkilerini kuvvetlendirecek ve ekip çalışması sağlayan etkinliklere teşvik edilmeleri gerekir. Ancak bu noktalarda aşırı zorlayıcı olunmamalı ve çocuklara birden fazla seçenek sunulmalıdır. Gerektiğinde uzmanlardan yardım alınması gerekir. Fiziksel potansiyelli çocukların eylem ve bireysellik yönlerinin geliştirilmesi ve kontrol edilebilmesi hem fiziksel hem ruhsal gelişimleri için oldukça önemlidir. Bunun için çocuklar birinci dereceden ilgilenen bireylerin çocuklarla güç savaşına girişmeden sınırları iyi çizmesi son derece önemlidir.
Enneagram kişilik gelişimi açıklamaya yarayan ve bireylerin öz farkındalık durumunu artıran bir sistemdir. Bu sistemin dayandığı temel olan kişilik yapısının oluşmasında özellikle okul öncesi dönem son derece önemlidir. Bu dönemde bebeklerin ve çocukların öğrenmekte ve kendilerini geliştirme süreçlerinde oyunlar önemli bir yere sahiptir. Bu dönemde çocukların potansiyellerinin farkında olunması kişilik gelişimlerini de olumlu etkileyecektir. Burada en önemli görev ebeveynler ve çocukla birinci derecede ilgilenen kişilere düşmektedir. Unutulmamalıdır ki çocuklar farklı yaş aralıklarında farklı potansiyellerin özelliklerini sergileyebilirler. Bunun için çocukların iyi şekilde gözlenmesi ve gelişim dönemlerine uygun oyunların seçilmesi kişilik yapısının oturmasında olumlu etkiler ortaya koyacaktır.
x
Yorumlar
Yorum Gönder