Miller-Tiedeman’ın Yaşam Boyu Kariyer Teorisi ve Karar Verme Süreçleri
Yaşam boyu kariyer teorisi bireylerin
bilgileri işleyebileceği ve süreç içerisinde kararlar verebileceğini
belirtmektedir. Yapılandırmacı teorilerde olduğu gibi her bireyin kendi
teorisini oluşturduğunu düşünmektedir. Burada danışanın (bireyin) kararlarına
ve kendisine karşı yargılamadan bir saygı söz konusudur (Sharf, 2017). Yani
aslında psikolojik danışmanlık becerilerinden danışana karşı tarafsız ve
yargısız olarak hareket etmeyi ön plana çıkarmakta ve danışana karşı her
durumda saygı duyulması gerektiğinin altı çizilmektedir.
Yaşam boyu kariyer teorisinde
danışanlar bir kariyer arayışı içinde değiller aslında bir kariyere sahipler.
Yani her bireyin hayatı aynı zamanda kariyeridir. Karar verme süreçlerinde de
geçmişteki deneyimler, sezgiler ve entelektüel yeteneklerimizin birleşimiyle
oluşan iç dünyamızdaki bilgeliğe güvenmemiz gerektiğini belirtmektedirler
(Miller-Tiedeman & Tiedeman, 1990).
Miller-Tiedeman çalışmalarında
Kişisel Gerçeklik ve Ortak Gerçeklik üzerinde olmak üzere iki gerçeklik
üzerinde durmaktadır. Gerçekliği kariyer karar verme farkındalığı ile ilgili
olarak dile getirdikleri çalışmalarında, Kişisel gerçekliği neyin doğru
olduğuna ilişkin kişisel bir his olarak tanımlanmaktadır. Ortak gerçeklik
tanımı ise başkalarının ne yapmanız gerektiğini söylemesidir (Miller-Tiedeman
& Tiedeman, 1979). Miller-Tiedeman kendini dinlemenin önemini
vurgulamaktadır. Burada danışmanlık becerilerinden cesaretlendirmeyi ön plana
çıkardığını görmekteyiz. Bu sayede bireylerin kendi kararları ile harekete
geçirilmesi amaçlanmaktadır.
Miller-Tiedeman kendi teorisi ile
ilgili olarak danışmanlara bazı yardımcı olabilecek öneriler sunmaktadır;
1. Danışanlarınızın bir kariyerleri
olduğunu ve bunun onları hayatı olduğunu söyleyin. Onların kariyer hikayelerini
dinleyin ve onlara yardımcı olabilecek bilgiler sağlayın. (Danışmanlık
becerilerinden aktif dinleme ve bilgi vermek ön plana çıkarılmış.)
2. Danışanların yaşamlarına ve karar
verme süreçlerine saygı duymasına yardımcı olun. (Danışmanlık becerilerinden
pekiştirme, destekleme ve saygı duyma ön plana çıkarılmış. Özellikle danışanın
kendi kararlarına saygı duyması için öncelikle bizimde saygımızı göstermemiz ve
ihtiyaç durumdan desteklememiz gerekebilmektedir.)
3. Neyin işe yarayıp yaramadığı
konuşunda danışmandan önce kendilerine güvenmesi gerektiğini belirtin ve en iyi
yargıcın kendileri olduğunu belirtin.( Burada kişisel gerçeklik algısının
kuvvetlendirilmesine yönelik bir teşvikten bahsedilmektedir. Bunun için
danışmanın destekleyici ve cesaretlendirici olması gerekmektedir.)
4. Deneyimlerin öğrenilebilmesi ve
değerlendirilebilmesi için öğrencilerin cesaretlendirilmesi gerekmektedir.
(Cesaretlendirme açık olarak söylenmekte ve bu becerinin kullanılması
istenilmekte.)
5. Değerlendirme araçları kullanılırken bireylerin
fırsatları keşfetmesine engel olunmamasına dikkat etmek gerekiyor. (Burada
özellikle alan bilgisi verilirken dikkat edilmeli, yanlış veya abartılı
bilgiler verilmemeli. Ayrıca olumsuz bilgilerin danışanın umudunu kırabileceği
düşünülerek bu bilgiler ya verilmemeli ya da yumuşatılarak verilmelidir.
Danışanın umudunun artırılması becerisi ön plana çıkarılmaktadır.)
6. Danışanın zaman kısıtlamasına yer
vermeden amaçlarını oluşturmasına yardımcı olunmalıdır. Ayrıca bu amaçların
zaman içerisinde değişebileceği unutulmamalıdır. (Bireylere görüşlerine ve
düşüncelerine saygı duyulmalı bu noktada önem kazanmaktadır. Yani danışmanlık
becerilerinden özellikle saygı duyma ve yargılamama ön plana çıkmaktadır.)
7. Danışanlar değişim konusunda teşvik
edilmelidir. Değişime odaklanma sonucunda daha az endişe duyulacağı ve daha
fazla eyleme geçileceği unutulmamalıdır. (Burada da yine Pekiştirme,
Destekleme ve Danışmanın Umudunu Artırma becerilerinin kullanılması gerektiği
belirtilmektedir.)
Yaşam
boyu kariyer teorisi ve Bloch ile Richmond’un maneviyatcılık görüşleri arasında
aşağıdaki noktalarda benzerlikler bulunmaktadır;
a. Danışanlara
karşı yargısız olunmalı,
b. Hayat
ve karar verme süreçleri bir bütün olarak ele alınmalı,
c. Daha
çok öz farkındalık (kişisel farkındalık) sağlanmalı ve teşvik edilmeli,
ç. Danışanların
değişimleri anlamaya odaklanmalarını sağlanmalı,
d. Danışanların
yaşamlarında denge oluşturulmasına yardım edilmeli,
e. Enerjinin
farkına vararak yaşam rolleri ile uyum içinde olmaları teşvik edilmeli,
f. Danışanların
yaşamlarındaki birlikteliği sağlamak için yardım edilmeli.
Kariyer Danışmanı Recep Turan
Yorumlar
Yorum Gönder