İnsan Kaynakları Süreçleri
Tüm dünyada her alanda gerçekleşen değişim süreci, çalışma yaşamında da hızlı ve güçlü bir biçimde etkisini hissettirmektedir. Bu değişim süreci içinde yer alabilme ve rekabet ortamında varlığını koruyabilme de birçok işletmenin insan kaynakları yönetim anlayışına yöneldiği görülmektedir. İnsan kaynakları kavramı, işletmede bulunan tüm iş gücünü kapsadığı gibi, işletme dışında yararlanılacak potansiyel iş gücüne de işaret etmektedir.
İnsan kaynakları yönetim anlayışı, insanı yatırım yapılacak en önemli kaynak olarak değerlendirirken, bilgi ve teknolojiyi etkin olarak kullanabilen ve yaratıcılığını sürekli geliştiren nitelikli iş gücünün yaygınlaşmasını amaçlamaktadır. Teori ve uygulamada insan kaynakları yönetim anlayışı pek çok açıdan eleştirilmesine rağmen iş gücü ve yönetim arasındaki ilişkilerde birçok değişimi de beraberinde getirmiştir. Teknolojik alanda meydana gelen değişimler, uluslararası rekabetin artışı, üretim tekniklerindeki gelişmeler, işletmelerin mevcut insan kaynağını en iyi şekilde değerlendirmeye yönelik girişimlerine hız kazandırmıştır.
Günümüzde uluslararası rekabet ve küreselleşme süreci; çalışma normlarını, yönetim ve insan faktörünü, yeni hedef ve politikalara doğru yönlendirmektedir. Tüm bu ilişkiler örüntüsü, işletmenin ilişkilerini ve yönetim tekniklerini etkilemekte ve işletmenin geleceği ile bütünleştiren çağdaş insan kaynakları yönetim anlayışının gelişmesine yardımcı olmaktadır (Wayne;1995: 14). İnsan kaynakları yönetimi, tüm çalışanların hızlı ve her geçen gün artan bilgi yoğunluğu karşısında gelişimini sağlayacak kurumsal ortamın hazırlanmasına yardımcı olurken, aynı zamanda çalışanların performanslarının geliştirilmesi ile ilgili çalışmaların yapılmasına da önemli katkılar sağlamaktadır.
İşletmeler, değişen koşullara ve yeni küresel düzene uyum sağlamaya çalışırken, çalışanlarla ilgili her türlü faaliyeti ifade eden dar kapsamlı ''personel yönetimi'' kavramı yerine, bireylerin yeteneklerini, bilgisini, yaratıcılığını ve ihtiyaçlarını karşılama ve geliştirme esaslarına dayanan insan kaynakları yönetimi kavramı kullanılmaya başlanmıştır.
Personel yönetiminin birincil fonksiyonları olan işe alma, eğitim/geliştirme, değerlendirme ve ödüllendirme gibi faaliyetlerin; sosyal, kültürel, siyasal ve ekonomik gibi nedenlerle yeni anlayış ve yaklaşımlarla yeniden ele alınması, geliştirilen yeni teknik ve yaklaşımları içeren insan kaynakları yönetiminin ortaya çıkmasında etkili olmuştur. Japonya'da toplam kalite anlayışı ve katılımcı yönetim uygulamaları, insan kaynağının işletme performansının ve başarısının temel unsuru olduğu bilincini yerleştirmesiyle birlikte insan kaynakları yönetim anlayışının gelişmesine de büyük katkı sağlamıştır. (Düren;2000.10-11)
Kaynak: Yrd. Doç. Dr. Ebru Çetin GÜLER, İşletmelerin E- İnsan Kaynakları Yönetimi ve E-İşe Alım Süreçlerindeki Gelişmeler Başlıklı Yazısı
Yorumlar
Yorum Gönder