Ayrılıklar Tahmin Edilebilir mi?
Pek çok insan
bu durumun oldukça zor hatta imkânsız olduğuna inanmaktadır. Peki, gerçekten bu
tespit edilemez mi? Düşünsenize önceden bu turum tespit edildiğinde alınacak
bir dizi önlem ile ayrılık ve boşanmaların önüne geçilebilir toplumda daha uzun
süreli ve daha mutlu yuvalar oluşur.
Dr. John
GOTTMAN kendi geliştirdiği yöntemde çiftlerin tartışmalarını kayıt altına
almakta ve buradan yaptığı incelemeler sonucunda çiftlerin boşanama
ihtimallerini belirtmektedir. Bu konuda da %91’lik bir başarı sağlamaktadır. Bu
yüksek başarı oranının sebebi çiftlerin kullandığı bazı tartışma şekilleridir.
Dr. Gottman çiftleri tartışmalarındaki bazı kalıpları keşfetmiş ve bu
kalıpların zamanla çiftleri ayrılık ve boşanmalara sürüklemekte olduğunu fark
etmiştir.
Sert Başlangıç: Çiftler tartışırken eleştiri ve/veya iğneleme, bir çeşit hor görme
ile başlıyor ve ilerliyorsa Sert Başlangıç yapılmış demektedir. Tartışmalar
sert başladıktan sonra arada onarıcı girişimler yapılmaya çalışılsa da
genellikle tartışmanın negatif bir havada geçtiği ve bu şekilde sonlandığı
görülmektedir. J. Gottman böyle bir durumda konuyu orada kapatıp sonrasında
tekrar açmanın daha yararlı olacağını belirtmektedir.
Mahşerin Dört Atlısı: Sert başlangıçlardan sonra konuşmalar devam ederse genellikle daha kırıcı
durumlar ortaya çıkmaktadır. Burada Gottman’ın Mahşerin Dört Atlısı olarak belirttiği Eleştiri, Hor Görme,
Kendini Savunma ve Araya Duvar Örme süreçleri oluşmaktadır.
Eleştiri: Bütün çiftler arasında yakınmalar olabilir. Yakınmalar belli bir
konuda kişinin davranış veya düşüncelerine karşı yapılan olumlu söylemlerdir.
Eleştiriler ise çiftin birbirlerine genel durumları, fiziksel özellikleri,
karakterleri veya kişilikleri gibi konularda olumsuz sözlerle saldırmaları
durumudur. Yakınma yakın bir olaydan bahsederken eleştiri genel durumları ele
alır. Örneğin “Her yemekten sonra
senin bulaşıkları unutarak Tv’nin karşısına geçmen beni çılgına çeviriyor.
Neden bu kadar unutkan sın ki sanki!”
Hor Görme: Eleştiriler
devam ettikçe iğneleme ve kuşkuculuk, sıfat yakıştırma, göz devirme,
küçümseme, alay etme, kara mizah gibi hor görme eylemleri gerçekleşir. Hor
görme tiksinme ima ettiği için ilişkiyi zehirler. Hor görme tahmin
edileceği üzere çatışmaları daha da büyüterek devam ettirecektir. Hor
görme örneği olarak para harcama konusunda çiftlerinden birinin diğerine
şu şekilde davrandığını düşünebiliriz: “Alışveriş için o kadar para harcadıktan sonra şimdi birde arabayı
kendin yıkamayarak oto temizlikçiye mi vereceksin? Bu çok çirkin bir
hareket. Bizim paramızı bu kadar rahat harcama lüksünü nereden buluyorsun.
Yaptığın en iğrenç şey bu dur herhalde.”
Kendini Savunma: Saldırıya
geçen eş zamanla pes etmez ya da özür dilemez. Bir savunma mekanizması
olarak saldırıya devam eder. Savunma çiftler için ölümcül bir darbedir.
Çünkü tartışmayı sürekli olarak tırmandırır. Kendini savunmada en çok
görülen ifadelerden biri “Ben
de senin için bir şeyler yapmıyor muyum?”dur.
Duvar Örmek: Çatışmalar
sürdükçe zamanla çiftlerden biri mahşerin dördüncü atlısını da devreye
sokar ve duvar örmeye başlar. Bu aşamada genellikle ilk olarak erkekler
duvar örmeyi tercih ederler. En klasik örneklerinden biri eşlerden biri
eline gazetesini alır, diğerinin söylediklerine ya da olduğu tarafa
bakmadan ve eşine tepki vermeden gazetesini okumaya devam eder. Bu durum
eşi tarafından dile getirildiğinde tepki vermeden ortamı tek etmeyi tercih
eder.
Dolup Taşma: Çiftlerin tartışmaları devam ettikçe, sert başlangıçlar ve mahşerin dört
atlısı ilişkice iyice ağırlığını hissettirmeye başlar. Bu durum zamanla çiftlerden
birinin veya her ikisinin de dolup taşmaya başlamasına neden olur. Birey
giderek kendi içine dönmeye başlar ve artık kendini diğer eşin gazabından
korumaya çalışmaktadır. Bu durum evliliği veya ilişkiyi kökünden sarsacaktır.
Beden Dili: John Gottman’ın terapi yönteminde fiziksel değişiklikler büyük bir
yer tutmaktadır. Bunlarda genellikle ölçümlerle veya beden dilindeki
değişikliklerle fark edilmektedir. Çiftlerin birbirlerine karşı yaşadıkları
tartışmalarda belli fiziksel değişiklikler göze çarpmaktadır. Kan basınçlarında
yaşanan değişiklikler, vücut ısılarında yaşanan dalgalanmalar bireylerin
olaylarda ne düşündükleri, neler algıladıkları hakkında önemli ipuçları
vermektedir. Ayrıca tartışmalarda erkeklerin daha hızlı bir şekilde strese
girdiği ortaya koymuştur. Bu yüzden erkekler daha erken eleştirebilir, hor
görebilir ve duvar örebilirler. Baskı arttıkça bireyler kendilerini savunmak
için daha saldırgan ve daha acımasız olacaktır.
Başarısız Onarma
Girişimleri: Boşanma tahminlerinin bu kadar büyük bir oranda
doğru çıkmasının sebebi özellikle yeni evli çiftlerde görülen onarma
girişimlerdir. Bu girişimler tartışmanın büyümesini engellemek ve gerginliği
azaltmak adına atılan adımlar. “Bir ara verelim” gibi ifadelerle kendisini
gösterirler. Ama dört atlının bulunduğu ilişkilerde olumsuz geri beslenimler
görülür ve çiftin onarım girişimleri kısıtlanır ve etkisi son derece düşük
olur.
Duygusal zeka sahibi çiftlerin kendilerine
özgü birçok onarma girişimi olduğu görülmektedir. Birbirlerine dil çıkarmak, el
sakası yapmak, birbirlerinden karşılıklı özür dilemek vb. Burada akla şu sorusu
gelebilir. Peki, onarma girişimlerinin işe yarayacağını ne gösterir? Bu durumun
en belirgin özelliği olumlu duyguların ağır basmasıdır. Aksi durumda mahşerin
dört atlısı ilişkinin tamamına hakim olmuş olacaktır.
Kötü Anılar:Görüşmelerde çiftlere tanışmaları, ilişkilerinin ilerlemesi, evlilik
süreçleri, balayları gibi ilişkilerinde ki mihenk taşları sorulur. Burada
çiftlerin vereceği cevaplar ilişki hakkında ayrıntılı bilgi verecektir.
Mutlu bir evlilikte her şey çok iyi
anlatılır ve güzel örnekler verilirken, mutsuz bir ilişkide neredeyse her şey
baştan ve en olumsuz haliyle tekrar yazılır. Bazı anılar silinmiştir.
Genellikle küçük olaylar fazlasıyla abartılarak dile getirilir.
Örneğin “gelinin düğünde
damattan ziyade sağdıçla konuştu” söylenebilir. Bu şekilde olumsuz
düşüncelerin en büyük sebebi mahşerin dört atlısının ilişki üzerinde
oluşturduğu baskıdır. Yani aslında kötülükler birbirini kovalar. Bu durumun
önüne geçmek için yapılması gereken en etkin yol ise profesyonel insanlardan ve
uzmanlardan yardım talep etmektedir.
Günümüzde bu yardımı sağlayacak pek çok
danışmanlık merkezi bulunmaktadır. Ama ne yazık ki pek çoğu sorunlar ortaya
çıktıktan sonra sürece müdahil olmaktadır. Sorun düşünülenden daha büyük ve
çiftlerde ağır izler bıraktıysa dönüşü olunan bir yola girilmiş oluyor ve
danışanlarında evliliği kurtarmaları imkansız hale gelebiliyor.
Yorumlar
Yorum Gönder